Dış Ticaret ya da diğer adıyla Uluslararası Ticaret ;muhasebe-finans, hukuk, pazarlama, lojistik gibi dallarla yakından ilişkisi olan bir kavramdır. Ancak burada lojistik kavramının ticaretin etkisine bir parantez açmak gerekiyor. Diğer dallar ile kıyaslandığında ticaretin akışına doğrudan etki etmesi sebebiyle lojistik; üniversite bölümleri, işletme departmanları gibi çoğu yerde uluslararası ticaret ile birlikte kullanılmaktadır.
Uluslararası Ticaret ve Lojistik birlikte değerlendirildiğinde verimlilik açısından bir rekabet unsuru olarak kabul görmektedir. Ulaştırma, lojistik altyapılarının verimsiz ya da yetersiz olması küresel çapta rekabet yeteneğinizi oldukça kısıtlayacaktır. Firmaların ve insanların fırsatlara, pazarlara ve tedarik zincirlerine erişmelerini kolaylaştırmak bugünün ticaret ortamında esastır.
Ticaretin kolaylaştırılması ve lojistik, kalkınmada önemli bir politika alanı haline gelmiştir. Tedarik zinciri kısıtlamaları, artık ihracata dayalı büyümenin önündeki en büyük engel olarak kabul edilmektedir. Bu bağlamda büyümesi için ihracatın önemini kavrayan Türkiye, jeopolitik konumunu da kullanarak uluslararası firmaların yatırımını alarak lojistik potansiyelini güçlendirmiştir. Bugün ülkemiz, havaalanları, limanları, dağıtım merkezleri ile Doğu-Batı, Afrika, Avrupa, Asya bloklarını birleştiren eşsiz bir bağlantı noktasıdır.
Dijital dünyanın tüketicilerin hayatına işlemesi ile birlikte özellikle agresif bir büyüme kazanan Asya ülkelerinde üretilen ürünlerin Avrupa pazarlarına en hızlı ve ucuz şekilde ulaşması önem kazanmıştır. Bu noktada beklenenden hızlı gelişen Asya ülkelerinin arzına mevcut lojistik şartlar cevap verememiş ve bunun sonucundan yeni alternatif çözümler gün yüzüne çıkmıştır. İşte tam bu noktada tarihi İpek Yolu güzergahında bulunan Türkiye lojistik üs şansı elde etmiştir.
Büyük fotoğrafa bakıldığında oldukça avantajlı gözüken ülkemizin lojistik altyapısına bir de objektif bir göz olan Dünya Bankasının Lojistik Performans Indexinden bakmakta fayda vardır. Geçmiş yıllar ve 2018 yılının sayısal verileri tabloda gösterilmiş olup Türkiye 160 ülke arasından 47.sırada yer almaktadır.
Sektörün önde gelen isimlerinden olan Uluslararası Nakliyeciler Derneği Başkanı Çetin Nuhoğlu gerilemenin sebebini “2014 yılı endeksi ile başlayan düşüş 2018 yılı itibari ile sürüyor. Yurtdışında Türk taşımacılarına uygulanan haksız ve engelleyici kısıtlamalar ve pahalılaştırıcı uygulamalar Türkiye’nin lojistik performansını gerileten en önemli faktör. Sınır kapılarındaki beklemeler, dış ticaret işlemlerindeki belge sayısı ve ücretlerindeki fazlalık, yoğun bürokrasi ve kurumlar arasındaki eşgüdüm sorunları lojistik performansında bizleri geriye götüren diğer önemli hususlar” şeklinde ifade etmiştir. Buna göre bürokrasi kanadında yapılacak olan yeni düzenlemeler ile birlikte ticaretin akıcılığı hız kazanacak ve lojistik performansında iyileşme görülecektir.
İşletmeler İçin Uluslararası Ticaret ve Lojistik
Diğer yandan Türkiye ekonomisinin büyük bölümü KOBİ’lerden oluştuğu düşünülürse lojistik performansı iyileştirmek için şirketlerinde bazı noktalarda iyileştirme yapması öngörülebilir. İşte işletmeniz için basit öneriler;
- Depo Düzenini Optimize Etmek
İşletmeniz için en uygun depo yerleşimine sahip olmak, verimliliği en üst düzeye çıkarmak için anahtardır. Ürünlerinizin en iyi pozisyonlarda bulunmasını sağlamalısınız, böylece depodaki genel akış sorunsuz bir şekilde gerçekleşir. İş zekası, hangi ürünlerin iyi satış yaptığını keşfetmek için çok önemlidir. Hızlı hareket eden stokların hızlı bir şekilde erişilebilir olması gerekir, böylece çalışanlar depoya çok fazla zaman harcamazlar.
Bir depo satış hızındaki değişikliklere tepki göstermelidir. Eğer ürünler daha popüler hale gelirse, eğer mevsimlikse, esnek bir stratejinin benimsenmesi gerekir; böylece, ürünler ihtiyaç duyulduğu gibi ana toplama pozisyonlarına girip çıkarılabilir. Kullanılabilecek birçok strateji vardır: planya bakmak, deponuzda hangi ürün hatlarının yerleştirileceğini belirleyebilir ve hızlı hareket eden ürünler için çapraz yerleştirme kullanılabilir.
- Teknoloji
Yeni teknolojilere sahip olmak, depo içindeki süreçleri otomatikleştirip hızlandırabilir. Ayrıca depo yönetimi yazılımlarına sahip olarak depo süreçlerine hakim olabilir lojistik performansınız geliştirebilirsiniz.
- Stok Planlama ve Tahmin Yazılımı
Depodaki değişken taleplerin dengelenmesi zor olabilir. Müşteri talebinin karşılandığından emin olmak için doğru miktarda stok bulundurmak hayati önem taşır, ancak yavaş hareket eden stokta çok fazla para kalmaz.Gelişmiş yenileme ve stok planlama ve her birinin tahmini, depolamada stok yönetimini kolaylaştırmaya yardımcı olan önemli iyileştirmeler sağlar. Stoğun planlanması, tahmin edilmesi, yenilenmesi ve optimizasyonu bir yazılımla otomatikleştirilebilir. Ürün kullanılabilirliğini artırabilir, stok tutmayı azaltabilir, stok durumunu azaltabilir ve hatta satışlarda artış sağlayabilir
Sonuç olarak lojistik faaliyetlerin üst düzeylere ulaşması demek büyüyen ekonomi, daha fazla istihdam, daha fazla üretici, daha fazla ihracat demektir. Günümüzde uluslararası ticaret ve lojistik ile doğrudan ilişki içerisindedir. Özellikle küresel rekabet açısından ülkemizin de benimsemiş olduğu ihracata dayalı büyüme kalkınma modelinde gerek işletmeler gerekse devlet tarafından uluslararası ticaret ve lojistik üzerine yapılacak her iyileştirme ülke ihracatı paralel şekilde iyileşme gösterecektir.
Ayrıca editör arkadaşlarımızdan Sayın Oğuz Koçarslan’ın kaleminden de dış ticarette lojistik adlı yazısını okumanızı tavsiye ederiz.